Marmaraereğlisi’nde Atatürk posterini samanların yer aldığı ahıra benzer bir yapıda branda olarak kullanılmasına, Atatürkçü Düşünce Derneği Marmaraereğlisi Şubesi, tepki göstererek basın açıklamasında bulundu.
Marmaraereğlisi Atatürk Anıtı önünde Türk Bayrakları ile toplanan grup adına konuşan Atatürkçü Düşünce Derneği Marmaraereğlisi Şube Başkanı Özlem Ünal, yaşanan olaya duyarsız kalamayacaklarını kaydetti.
Ünal, yaptığı açıklamada; “Sevgili Atatürkçü dostlar Atamızın her türlü hakarete uğradığı büstlerine saldırıların yapıldığı günümüz Türkiye’sinde ne yazık ki yeni bir görsel hakaretin ilçemiz Sultanköy mahallesinde Atamızın posterinin ahır kapısına yan asarak aşağılama hakaretinde bulunulmuştur. Bizler böyle bir duruma duyarsız kalamayız.Gazi Mustafa Kemal Atatürk kimdir ? Türk askeri, devlet adamı, Kurtuluş avaşımızın başkomutanı, Türkiye Cumhuriyeti’mizin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanımızdır” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneğinin kuruluş amacını hatırlatan Ünal, şunları kaydetti:
” Atatürk’ün bedensel varlığının artık aramızda bulunmamasından cesaret alan içteki ve dıştaki kimi olumsuz güçler, O’nun yeni Türk Devletini yaratma doğrultusunda ilk adımı attığı 19 Mayıs 1919’un üzerinden tam 70 yılın geçtiği bu günlerde, Atatürk devrim ve ilkelerine karşı, açık ya da kapalı saldırılarını doruğa ulaştırmış bulunmaktadır. Bundan daha kötüsü, plânlı ve sinsi bir çalışma ile o devrim ve ilkeleri gelecekte yok etmek çabası içindeler. Oysa Atatürk; sadece bağımsızlığı tümüyle tehlikeye düşmüş Türk Ulusunu ve yurdunu emperyalist güçlerin işgalinden kurtaran bir büyük asker değildir. O, bunun çok daha ötesinde, örneğin siyasal, kültürel ve ekonomik alanlar başta olmak üzere, her alanda bağımsızlığımızı yok edici ya da kısıtlayıcı olumsuz bağları koparan, ulusal egemenliği gerçekleştirerek Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, kişisel inançlara dokunmayarak, toplumumuzu Ortaçağ zihniyetinden ve şeriattan kaynaklanan “nakil”e dayalı kurum ve kurallardan kurtarıp, sürekli biçimde çağdaş ve uygar bir ulus olmanın ve böyle kalmanın yollarını gösteren , “akıl”a dayalı lâik düşünce, lâik hukuk ve lâik öğretim sistemlerini toplum yaşamında egemen kılan, tüm özgürlüklerin ve insan haklarının sosyal Hukuk Devletinin ve çoğulcu demokrasinin yolunu açan,
yüzyıllarca ikinci sınıf insan durumuna düşürülmüş Türk kadınını gerçek yerine yükseltip, eşit haklara ve eşit onura sahip insan ve yurttaş yaparak yapay eşitsizlikleri kaldıran,
içten ve dıştan kaynaklanan her tür sömürüye karşı çıkarak, halkın yalnız siyasal değil, ekonomik ve sosyal alanda da gerçek efendi durumuna gelmesini ve tüm yurttaşların gönencini devletin varlık nedeni ve amacı sayan,
ulusal ekonominin girişimcilerin keyfine, yalnız kâr ve rekabet mekanizmasına göre başıboş biçimde işlemesine değil, toplumun ve tüm yurttaşların gereksinimlerini karşılayacak biçimde devlet tarafından yönlendirilmesini ilke olarak benimsemiş ve benimsetmiş olan,
yurdumuzun yeraltı ve yerüstü zenginliklerinden, Türkiye halkının yararlanmasını benimseyen ve kabul ettiren;
Misak-ı Millî sınırları içinde “Türk’üm” diyen herkesin Türk olduğu ölçütünü getirerek, ırkçılığı reddedip; yapıcı, olumlu ve çağdaş Türk Ulusalcılığını yaratarak, onu devletimizin temelilkelerinden biri yapan;
Her yurttaşın eğitimden, bilimden ve sanattan payını almasını, “fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür kuşaklar’ın yetiştirilmesini devletin başta gelen görevi yapan;
Kültür emperyalizminden kurtulabilmemiz ve eğitimin yaygınlaştırılabilmesi için yeni Türk harflerini kabul etmenin yanında Türk dilinin arındırılması ve zenginleştirilmesini büyük bir toplumsal görev sayan,
Türk Ulusunun tarihini, çağdaş insan kökenine bağlayan;
“Yurtta barış, Dünyada barış” ilkesi ile devlet yaşamında ve uluslararası ilişkilerde kaba kuvveti, ırkçılığı, saldırı savaşını mahkûm eden;
Dış politikada “Dünya uluslar ailesinin eşit haklara sahip onurlu bir üyesi olma” ölçütünü ve “karşılıklılık kuralını” vazgeçilmez ilke yapan;
Bütün ulusların insanlık ailesinin bir parçası olduğunu vurgulayarak, insanlığın bütünleşmesi düşüncesinin tohumlarını atan Çağdaş Devlet Kurucusudur.
Bu durum karşısında Atatürk devrim ve ilkelerinin, toplumsal sorunlarımızın çözümlenmesinde ışık tutucu niteliğe ve yaratıcı güce sahip olduğuna inananlar, ” Atatürkçü Düşünce Derneği ” ni kurarak, O’nun devrim ve ilkelerinin gelecekte de egemen olmasına katkıda bulunma ve onlara bekçilik yapma zorunluluğunu duymuşlardır. “
İşte tam da bu sebeple burada toplanmış bulunuyoruz.
Tekirdağ’ın Marmaraereğlisi ilçesinde bulunan ahırdan bozma yapıya Mustafa Kemal Atatürk’ün portresinin asılmasına tepki gösterdik.Marmaraereğlisi’ne bağlı Sultanköy Mahallesi’nde gerçekleşen olayda bölgeye giden ekibin fark etmesi ile ortaya çıkan skandal sonrası olay yerine Atatürkçü Düşünce Derneği yönetimi olarak gittik. ahır sahibiAtatürk posterinin indirilmesi talebine hakaretler ile cevap verirken posteri sökmeyeceğini ifade etti. Ahır sahibinin hakaretlerine devam etmesi üzerine olay Marmaraereğlisi Jandarma Komutanlığı’na tarafımızdan bildirildi.Jandarma Atatürk posterini sökerek şahsı gözaltına aldı.”
Atatürkçü Düşünce Derneği’nin cumhuriyetimizin kurucusuna ve o kurucunun Türk ulusuna armağan ettiği çağdaşlık değerlerine böyle hain saldırıların her zaman karşısında olacağının bilinmesini istediğimiz gibi, halkımızın da bu ihanetlerin karşısında olduğunu, böyle eylemlerin gerçekleşmesine izin vermeyeceğini de biliyoruz.
Türkiye, uygarlık ve bağımsızlığın onuruyla, gericilik ve sömürgeleşmenin onursuzluğunun çatıştığı bu dönemden, çağdaşlaşmanın utkusuyla çıkacaktır.
yaşasın Atatürk’ün özgür bağımsız laik cumhuriyeti.Çare yeniden Atatürk Cumhuriyeti.